3S İnsan Kaynakları Eğitim ve Yönetim Danışmanlığı



YENİ NORMAL Mİ DEDİNİZ

AVM'LERDE GEÇMİŞTE YARATILAN NORMAL

Yeni Normalleşme süreciyle ilgili yaklaşımımı Türkiye’deki AVM’lerin yakın tarihi üzerinden ortaya koymak istiyorum.
1987, 1991, 1993 Ankara ve İstanbul’da günümüzdeki işletmeciliğe benzer AVM’lerin hizmet vermeye başladığı yıllardır. Bunların gösterişli açılışları olsa da perakende sektörünün normalini etkilemediler. 2005 sonrasında piyasada görünmez bir elin dokunuşuyla (aslında ne olduğunu biliyoruz) AVM yatırımlarının hızlandığını ve açılışlarını görüyoruz. Sonraki yıllardan 2020’ye gelinceye kadar da perakendenin yükselen yıldızı unvanını aldılar.
 
Bu unvanı hak edecek ne yaptılar?
 
Neoliberalizmin küresel boyuttaki uygulamalarını da göz önüne alırsak eş zamanlı olarak ekonomide ve AVM özelinde perakende pazarında bir dönüşüm yaşandı. AVM’ler ‘Baş Tetikçi’ olarak toplumu yeni pazarın unsurlarına hızla dönüştürme, tüketim ve harcama alışkanlıklarını değiştirme rolünü üstlendi.
Açık alanların tahtlarını elinden alacak kadar etkinlik kazanarak yaşamımızdaki yerlerini süratle doldurdular. Nereden bakarsanız bakın geçen 15 yıl alışveriş davranışlarıyla ilgili yeni normalin yerleşmesini işaret ediyor.

AVM’ler toplum tarafından yeni normalin aracı olarak nasıl kabul gördü?

Baş tetikçi rolüyle organize perakendenin diğer kanallarından farklı olarak, yalnızca tüketim alışkanlıkları ve yaşam tarzları üzerinde değil inşaat sektöründe, işgücü piyasasında, finans, emlak, mal piyasalarında köklü değişime ve alt sektörleriyle birlikte yeni bir ekosistemin doğuşuna şahit olduk. Milyonlarca insan bu sürecin nesnesi olarak hızla AVM bağımlısı müşteriye dönüştü.  

Söz konusu dönemde perakendenin bu kanalındaki yeni normale kimler alıştırıldı?

Konfor ve marka düşkünleri, promosyon ve kampanya meraklıları, modayı izleyenler, farklı tatlar ve lezzetleri deneme fırsatı arayanlar, sinema, sosyal etkinlikler, oyun parkları, spor düşkünleri, alışveriş krizine tutulanlar, meraklılar, kendini göstermek, yeni insanlarla tanışmak, buluşmak isteyenler, AVM meydanları, koridorları, cadde ve sokaklarını piyasa yapmak için kullananlar, farklı hissetmek ve zaman geçirmek isteyenler, turistik gezi merkezi olarak kullananlar, sergiler, imza günleri, konserler için gelenler, toplantı yapmak isteyenler, hafta sonu gezginler, aile toplantıları, kadın günleri, nikah salonu, mescit, otopark, WC kullanıcıları, ısınmak veya serinlemek isteyenler, sosyalleşme sevdalıları.

Öte yandan hırsızlık, dolandırıcılık yapanlar, tacizciler, olay çıkarmak isteyenler için de uygun bir platform oldu AVM’ler.

Çoğunlukla dikey mimari yapılarıyla göz kamaştıran AVM’ler aynı zamanda güneş ışığı, temiz hava açısından büyük zaaflar taşıyordu. Bu zaafları giderecek teknik yatırım bütçeleri de asıl yatırımın geri dönüş sürecinde o kadar da kolay ayrılamadı. Açık ve yarı açık mimari projelerle cazibe merkezi olmaya çalışan girişimlerle de karşılaştık.

Bir de baktık ki AVM’siz yaşayamayan ve bu durumu normali kabul eden bir nesil doğuvermiş.

Gelelim Coronavirusün yol açtığı Covid-19 hastalığı  sonrası yeni normal diye tutturanlara…
Normal sözcüğünün kökeniyle ilgili neler biliniyor?
“Normal: Fransızca normale "kurala uygun, kurallı" sözcüğünden alıntıdır. Fransızca sözcük Latince normalis "gönyeli, ölçüye uygun" sözcüğünden alıntıdır. Bu sözcük Latince norma "gönye" sözcüğünden +alis sonekiyle türetilmiştir.
Norm: Fransızca norme "kural, standart, ölçü" sözcüğünden alıntıdır. Fransızca sözcük Latince norma "marangoz gönyesi" sözcüğünden evrilmiştir. Bu sözcük Etrüskçe bir sözcükten alıntıdır. Etrüskçe bir sözcük Eski Yunanca gnōmon γνώμον  "1. bilen, gösteren, 2. marangoz gönyesi" sözcüğünden alıntı olabilir; ancak bu kesin değildir. Yunanca sözcük Eski Yunanca gignōskō, gnō- γιγνώσκω, γνω-  "bilmek, anlamak, yargılamak, ölçmek" fiilinden türetilmiştir.”
Kaynak: https://www.etimolojiturkce.com/kelime/normal
Yukarıda tüketici davranış ve tutumlarındaki değişikliklerin normal kabul edilme süreciyle ilgili açıklamalarım oldu. Salgın bir silindir gibi toplumların üzerinden geçiyor. Ne zaman ve nasıl duracağına ilişkin çok sayıda görüş var. Kafa karıştıran komplo teorileri de cabası. Küresel, yaygın ekonomik sistem,  kapitalizm, Neoliberalizmin yarattığı düzen ve mevcut iktidarlar sorgulanıyor… Sistem yanlıları yeni normal diye bazı uygulamaları topluma kabul ettirmek için her yolu deniyor. Salgının başlangıcında aldığımız önlemleri (tuzlu suyla gargara yapma, maske kullanmama, virüsün farklı malzemelerde yaşam süresi vb.) hatırlayın! Her kafadan bir ses çıktı. Virüs tanındıkça, küresel çapta mutasyon haritalarıyla ona karşı mücadele araçları da değişti…

Hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını biliyoruz. Çeşitli sektörlerde hızlandırıcı ve yavaşlatıcı etkiler konusundaki öngörülerime  ÇEKİNGEN YENİ DÜNYA bağlantısından ulaşabilirsiniz.
Ekonomiyi canlandırma adına gevşetilen önlemlerle örneğin perakende sektöründe AVM’lerin aldığı teknik, hijyenik uygulamaları yeni normal olarak önümüze getiriyorlar. Oysa yaşanacak çok yeni deneyimler var. Tüm uygulamaların yeni normale geçişin arayışıyla ilgili olduğu unutulmamalıdır. Bugün için doğru görülen davranış ve tutumların  zamanla terkedileceği, virüslerle mücadelede kazanılan deneyimlerle yeni alışkanlıkların oluşacağını tahmin etmek zor olmasa gerek.

“Yeni Normal” değil ‘Yeni Normalin Arayış Sürecidir’ yaşanacak olan…