HAVA SAĞANAK REKLAMLI (1)

Günümüz müşterisinin, olağanüstü ürün ve hizmet çeşitliliği karşısında seçimini yaparken, işi hiç de kolay değil. Görünen o ki, pazarlama dünyasının çarpıcı uygulamalarıyla, adeta kendini piyasanın görünmez ellerine bırakmış gibi...

Ürün/hizmet pazarlamasının reklam ayağında dev ilan panoları, sokak tabelaları, giydirilmiş araçlar, dergiler, gazeteler, TV, radyo, toplu taşım araçlarına, son yıllarda dev ekranlar, lazer gösterileri, e-posta, SMS, etkinlikler, sosyal medya, neredeyse başınızı çevirdiğiniz her yerde, WC kapı arkalarında, hatta pisuvar duvarlarında bile yaratıcı görsel ve işitsel uygulamalar eklendi.

Tanıtım için büyük bütçeler kullanılıyor. Ne var ki, ‘Kazın ayağı öyle değil’. Şirketler, sağanak halinde yağan enformasyonun insanların zihnini bombardımana tutarak, gönüllü ve isteğe bağlı seçici dikkati ne ölçüde zayıflattığını gözden kaçırıyorlar. Sonra da rakiplerden nasıl farklılaşarak müşterinin ilgisini çekebiliriz diye kafa yoruyor, daha fazla bütçe ayırıyorlar.

Peki, bu araçları nasıl kullanmalıyız?

Araştırmalar, yönelme ve konsantrasyonun bir fonksiyonu olan dikkatin, mesaj yağmuru altında dağıldığını gösteriyor. O halde insan-çevre iletişiminin sağlıklı kurulması açısından her kuruluşun, sosyal sorumluluk anlayışıyla, görsel ve işitsel kirlilik yaratmayan bir ortamda etkin tanıtım yapmasına ne dersiniz?

Güney Afrika antiloplarını bilir misiniz? Bu hayvanlar sürüler halinde yaşıyorlar. Herhangi bir ses, onları ürküterek bulundukları yeri terk etmelerine yol açıyor. Metrelerce sıçrayarak kaçıyorlar. Ancak hafızaları çok zayıf. Bulundukları yere niçin geldiklerini unutuyorlar. Bir başka sesle yeniden yer değiştiriyorlar.

Antiloplar bana, alışverişe çıkarken ne alacağını belirlediği halde, çevreden gelen uyaranlarla dağılarak yönlerini kaybeden müşterileri hatırlatıyor.

Organize perakendenin rafine edilmiş özelliklerini taşıyan AVM’ler, tüketici davranışlarını yeniden şekillendiren sürecin başrol oyuncusu durumunda. Bu reklam sağanağının kendilerine düşen kısmı büyük önem taşıyor. Diyorum ki! Yeni rolleriyle AVM’ler, dikkat çekici (dağıtıcı olmasın!) fantastik sunumlarıyla, farkında olmadan, sadakati ve marka tercihi sürekli değişen yeni bir müşteri tipinin sahneye çıkışını hızlandırıyor olmasın sakın... Öte yandan, ne istediğini bilen müşterilerin piyasaların gelişmesini olumlu ölçüde etkilediği bir gerçektir. Çünkü gidilecek yol bilinçli müşteri tercihlerinden öğrenilmektedir. Kaldı ki ürün/hizmet kalitesinin ve fiyatının birbirine yaklaştığı, kâr marjlarının ortalamanın altına indiği bir dönemdeyiz.

Öyleyse, müşteri ilişkileri yönetiminin ve etkin tanıtım politikalarının yanında, satış gücünün ana eksen olduğu, yıkıcı olmayan rekabet modellerine yoğunlaşmak gerekiyor.

 Yorumlarınız için info@3sdanismanlik.com adresimize e-posta yollayabilirsiniz.